“Türkiye, bulunduğu coğrafyanın en büyük ve en güçlü tarımsal Ar-Ge altyapısına sahip ülkeden biri” diyen Yumaklı, 49 araştırma enstitüsü, 300 laboratuvar ve 2 binden fazlası akademik seviyede olmak üzere 6 bin 500 personelin hizmette olduğunu aktardı.
Dayanıklı tohumlar
Yumaklı, üniversiteler, sivil toplum kuruluşları ve özel sektörle yoğun bir iş birliğinde olduklarını belirterek şunları söyledi:
“Yıllık yaklaşık 2 bin Ar-Ge projesi yürütüyoruz. Bu çalışmalarla üreticimizin verimli ve kaliteli ürün almasını sağlıyoruz. Tarla bitkilerinde 1004, bahçe bitkilerinde 1041 yerli ve milli tohumluk çeşidi geliştirdik. Ata Tohumu Projesi kapsamında, farklı türlerde 37 yerel çeşidi tescil ettik ve koruma altına aldık. Tarımsal üretimin geleceğinin teminatı olan 318 bin genetik materyali gen bankalarımızda koruyoruz. Küresel iklim değişikliğinin etkilerini her geçen gün daha fazla hissettiğimiz bir dönemdeyiz. Bunun için kuraklığa, soğuğa ve hastalıklara dayanıklı tohum çeşitleri geliştiriyoruz. Bu bağlamda, 79 tohumluk çeşidi geliştirdik ve çiftçilerimizin hizmetine sunduk.”
Pozitif ayrımcılık
Yumaklı, kırsalda teknolojiyi ve inovasyonu üretime katarak, üretimde verimliliği sağlayan genç ve kadın çiftçi sayısını arttırmayı amaçladıklarını ifade ederek, ekonomik yatırımlar ve IPARD programları ile genç ve kadın girişimcilerin projelerine ekstra puan ve hibe desteği verdiklerini söyledi.